17 Mayıs 2013 Cuma

IŞIĞIMIZ BOL OLSUN


Son haftalarda havalara ne oldu diye sıkça sorar olduk birbirimize. Dün güneşli, pırıl pırıl bir güne uyanıp; bugün üzerimizde gezen kara bulutları görmek bizi de kararsız bırakıyor. Yaz mevsimini sevenler olarak bizler aslında bu havalarda kaybediyoruz kendimizi. Güneşi gören kendini dışarı atmak istiyor fakat gitmesi gereken bir okulu, yapması gereken işleri olduğunu hatırlayınca her şey gözümüzde kararıyor yeniden. Çünkü bizler fark etmeden mutlu olmaya değil, mutsuzluğa bahane arıyoruz.


Küçük bir araştırmayla hava durumunun üzerimizdeki etkilerine bilimsel açıdan yaklaşmak mümkün. Doktorlarımız gün ışığının fazla olduğu bahar ve yaz aylarında çalışma isteğimizin düşebileceğini doğruluyor. Aynı şekilde kapalı ve yağışlı günlerde de motivasyon kaybı yaşayabileceğimize değinilmekte. Peki biz ne zaman çalışma isteği ve hayat enerjileri yüksek bireyler olmayı başaracağız?

Mümin Sekman’ın  “ Herşey Seninle Başlar”  isimli kişisel gelişim kitabında bu konu çok güzel ele alınmış. Okunması gerektiğini düşündüğüm bu güzel kitabı anlatmak yerine küçük bir tavsiyeyi paylaşacağım:

“ Kendinizi çok fazla şımartmayın J İsteklerinizi bu kadar önemsemeyin. İstekleriniz gölgeniz gibidir, peşinden koştukça daha fazlasını ister,ona sırtınızı dönüp yürüdükçe peşinizden gelirler.Gözünüzü hayal ettiğiniz hayata dikin ve yürüyün, gölgeniz peşinizden ister gelsin, ister gelmesin.” diyor Mümin Sekman…

Evet belki kendimize bu kadar katı davranmayı başaramayız ama bütün isteklerimize de boyun eğemeyiz. O zaman doğan güneşe, yağan yağmura suç atmak yerine isteklerimizi kontrol etmeye çalışmak bize şart olmuş durumda. Bunları yaparken hayattan zevk almak ve bir defa yaşayacağımızı unutmamak da…


Bu pozitif bakış açısıyla bakmayı öğrendiğimiz güzel günlere gülümseyerek diyelim ki;

“En büyük bilgelik, neyi ihmal etmemek gerektiğini bilmektir.”

1 yorum:

  1. Bu içten ve sıcacık yazıdan üzerimize alınacak cümleler var. Hoş bir yazı olmuş:)

    YanıtlaSil